Son dönemlerde gittikçe daha popüler hale gelen paylaşım ekonomisi, diğer iş modellerini de etkisi altına almaya devam ediyor. Peki, adını sıkça duymaya devam edeceğimiz bu yeni nesil ekonomi modeli hakkındaki ayrıntıları sen de merak ediyor musun?
Zaman geçtikçe kuşaklar arasında birtakım farklılıklar gözlemlenmesi çok doğal! Özellikle teknolojik gelişmelerin bu denli hızlı ilerlediği bir çağda, meydana gelen değişimlerin hem sorunsuz hem de kesintisiz olması bekleniyor. Tüm bu gelişim ve değişimlerin sonucunda ise, yeni nesil ekonomi modeli olarak tanıtılan “paylaşım ekonomisine” büyük bir ihtiyaç olduğu ortaya çıkıyor.
Gerek dünya genelinde gerekse de ülkemizde oldukça yaygınlaşan paylaşım platformları, bu yeni ekonomik modelin yerini sağlamlaştırması noktasında büyük rol oynuyor. Peki, geleceğin en parlak iş kollarından biri olacağı öngörülen paylaşım ekonomisi sana tam olarak ne ifade ediyor?
Paylaşım ekonomisi, eşya, kıyafet, araç, gayrimenkul vb. akla gelebilecek her türlü ürün ve hizmetin kiralanmasına deniliyor. Böylelikle mallarını kiraya veren kişiler ya da şirketler ek gelir elde edebildiği gibi kiracılar da ihtiyaçlarını -satın almaya kıyasla- daha avantajlı şekilde karşılayarak tasarruf yapmış oluyor.
Paylaşımı yapılan mal her türlü sektöre ait olabileceğinden, paylaşım ekonomisinin neleri kapsadığına dair önceden belirlenmiş keskin sınırlar bulunmuyor. Öyle ki; ulaşım, kıyafet, konut, eğitim, ikinci el eşya vb. oldukça geniş alanlarda paylaşım yapılabiliyor. Bu da bir iş kolu olarak paylaşım ekonomisinin ülkeler için çok büyük bir istihdam kapısı olabileceğini gösteriyor.
Paylaşım ekonomisi, sahipleri tarafından kullanılmayan kaynakların ihtiyaç sahipleri ile paylaşılarak ekonomiye yeniden kazandırılmasını amaçlıyor. Böylelikle üretim, tüketim ve dolayısıyla da israf azaltılarak toplumun kalkınması için oldukça önemli ve devamı gelecek bir adım atılmış oluyor. Bu ekonomi modeli aynı zamanda kişilere girişimciliğe varmadan ve riskli yatırımlar yapmalarına gerek kalmadan para kazanma imkânı da tanıyan yeni bir iş kolu yaratıyor.
Paylaşım ekonomisinin toplumun kalkınmasına yönelik amaçlarının yanında, bireylere dair hedefleri de bulunuyor. Çünkü paylaşım ekonomisi, satın almak yerine kiralamayı seçenlerin tasarruf etmeleri için de alan yaratıyor. Bu doğrultuda söz konusu model, bireylerin fazla uğraşmadan ek gelir elde etme ve/veya kârlı çıkma isteklerini de destekliyor.
Paylaşım ekonomisinin hem ürün sahibi ve kiracı hem de toplum açısından pek çok avantajı bulunuyor. Tüm bu avantajları ise şu şekilde sıralamak mümkün:
Paylaşım ekonomisi;
Paylaşım ekonomisi ile her şeyin, sahip olmadan paylaşılabilir olduğunu artık biliyorsun. İşte sağladığı kolaylıkla bu yeni nesil ekonomi içerisinde kendisine güçlü bir yer edinen araç paylaşımı da, aynı amaca yönelik hazırlanmış uygulamalar üzerinden yürütülüyor. Dakikalık ve günlük araç kiralama uygulamaları sayesinde arabaya ihtiyaç duyan kişilerin bu gereksinimi, belirli bir zaman aralığına mahsus olmak üzere tek tık ile karşılanabiliyor.
Araç Paylaşımının Yakın Geleceği
Önümüzdeki senelerde gelişen teknolojinin de etkisiyle araç paylaşım modelinde oldukça hızlı bir ilerleme kaydedileceği düşünülüyor. 2025 yılının sonunda, araç paylaşımı sektörünün toplam cirosunun 767 milyon liraya ulaşması bekleniyor. Bu da dolaylı olarak, karbon salınımında büyük etkisi bulunan özel araçlara yollarda daha az rastlanacağı anlamına geliyor. Dolayısıyla araç paylaşımı, diğer avantajlarının yanında doğa dostu bir çözüm olarak da öne çıkıyor.
Araç paylaşımı, rahat ulaşılabilir olması ve özel araçtan çok daha zahmetsiz bir kullanım tecrübesi yaşatması dolayısıyla, özellikle kalabalık şehirlerde tercih ediliyor.
Güvenli ve konforlu bir ulaşım deneyimi yaşaman için TikTak her daim yanında! Üstelik dakikalık, saatlik ve günlük araç kiralama seçenekleri ile hem zamandan hem de cebinden tasarruf etmeni sağlayarak yüzünü güldürmeyi de başarıyor. Sana da yalnızca akıllı telefonunun çevrimiçi uygulama mağazasından TikTak’ı indirmek kalıyor!
Yazın ardından şehre dönüş vakti geldi çattı. Öğrencilerin yeni eğitim yılı başlıyor, işler yoğunlaşıyor. Şehirdeki aktivetelerin de sayısı bu dönemde artıyor. Buna bağlı olarak herkesin şehir içi ulaşım ihtiyacı da bu dönemde daha fazlalaşıyor.
DETAYLI BİLGİ